Dwell Time (Bekleme Süresi) Nedir?

Bir işletmenin marka bilinirliği söz konusu olduğunda arama sonuçlarındaki organik sıralaması yadsınamaz. Ancak, arama motorları bu sıralamalar için 200’ü aşkın kriterden yararlandığını vurgulamak gerekir. Bu nedenle, ”Dwell Time nedir?” gibi bir soruyu da web sitenizin performansını optimize etmek kapsamında ele almak gerekir. Bu bağlamda ”dwell time”, bir kullanıcının arama sonuçlarından bulduğu bir sayfa içerisinde, arama sonuçlarına geri dönmeden önce harcadığı süredir. Dolayısıyla kullanıcıların sitenizdeki bekleme süresini bilmeniz, yapacağınız SEO iyileştirmeleri hakkında iyi bir fikir sağlayacaktır.

Nitekim, SEO çalışmalarından tam bir verim alabilmek için akıllı uygulamalarda bulunmak büyük önem arz eder. Bu nedenle doğru SEO hamleleri yaptığınızdan emin olmanın en iyi yolu metrikleri takip etmektir. SEO çalışmalarınızın başarısını ”dwell time” gibi metriklerle ölçmek doğru veya yanlış yönde ilerlediğinizi size gösterecektir. Böylelikle optimizasyon girişimlerinizi vakit kaybetmeden gerekli şekillerde değiştirebilirsiniz. Gelin, ”Dwell time nedir?”, ”Neden önemlidir?” gibi sorulara daha detaylı bir yanıt arayalım.

Dwell Time Nedir?

Yukarıda da belirttiğimiz gibi, kullanıcıların bir arama sonucuna tıkladıktan sonra sonuç sayfasına geri dönene kadar geçirdikleri süreye ”dwell time” diyoruz. Dolayısıyla, dwell time, bir kullanıcının bir web sitesinde geçirdiği süreyi ölçen metriktir. Örneğin, çevrimiçi hizmet veren bir restoranınız olduğunu varsayalım. Bir kullanıcı, organik olan yani reklam olmayan arama sonuçlarında işletmenizin web sitesiyle karşılaştı ve siteye tıkladı. Açılan ana sayfayı inceleyerek üç dakika boyunca menünüzde yer alan ürünlere baktı ve arama sonuçlarına geri döndü. İşte burada geçirdiği üç dakikalık süre ”dwell time” olarak tanımlanır.

Bounce Rate ve Time on Page ile Aynı Şeyler mi?

Pek çok kullanıcının ”dwell time” kavramıyla ”bounce rate” ya da ”time on page” gibi kavramları karıştırması olağandır. Ancak bu kavramların birbirlerinden farklı metrikleri ölçtüğünü belirtmek gerekir. Time on page (sayfada geçirilen süre); ziyaretçilerin web sitenizde yer alan bir sayfada ne kadar zaman geçirdiğini gösterir. Kullanıcı bu sayfadan sitenizde yer alan başka bir sayfaya geçmiş olabilir. Aynı şekilde, arama sonuçlarına ya da harici bir bağlantıya da gitmiş olması ihtimaller arasındadır.

Bounce rate (hemen çıkma oranı) ise bunlardan apayrı bir kavramdır. Bir ziyaretçi sitenizde bulunan bir sayfayı ziyaret edip sitenizden ayrılırsa buna ”tek sayfalık oturum” denir. Bu doğrultuda ”bounce rate” de tek sayfalık oturumların yüzdesini gösteren bir metriktir. Bounce rate kavramına arama sonuçlarına geri dönmenin sebep olabileceği gibi ziyaretçinin sayfayı kapatması da sebep olabilir. Ayrıca, bu metrikte sayfada geçirilen sürenin önemsiz olduğunu da vurgulamak gerekir. Yani ziyaretçi tek bir sayfada kaldığı sürece, geçirdiği süre fark etmeksizin ”bounce rate” kapsamında değerlendirilmektedir.

Dwell Time’ın Farkı Nedir?

Dwell time ile benzer metrikleri açıkladığımıza göre, dwell time kavramının farklarına daha rahat değinebiliriz. Kolaylıkla fark edilebileceği gibi, farklı açılardan ölçümlenen kullanıcının, sayfanızda ne kadar vakit geçirdiği konusu oldukça önemlidir. Bu doğrultuda ”time on page” ölçümleriniz düşük sonuçlar veriyorsa, ziyaretçilerin sorularının cevaplarına hızlı bir biçimde ulaşabildiği sonucunu çıkarabiliriz. Aynı durum, bounce rate için de geçerlidir. Kullanıcı hızlı bir göz gezdirmeyle aradığı bilgiyi bulmuş ve pencereyi kapatmış olabilir.

Ancak, bu noktada bekleme süresi ölçümlerinin çok daha anlamlı bir ölçüm yaptığını vurgulamak gerekir. Eğer bir kullanıcı web sayfanıza kısa bir süre göz gezdirip arama sonuçlarına geri döndüyse, aradığını sayfanızda bulamamış demektir. Dolayısıyla, ziyaretçinin web sayfanızdan memnun olmadığını söylemek mümkün. Peki ideal bir bekleme süresi ne kadar olmalıdır? Her ne kadar farklı SEO çalışmalarında sayılar değişkenlik gösterse de iki ile dört dakikanın ideal olduğu söylenebilir. Özellikle, iki dakikadan daha az bir bekleme süresi, sayfanızın tatmin edici olmadığını gösterebilir.

Dwell Time Arama Sıralamasını Etkiler Mi?

Öncelikle, Google’ın arama sonucu sıralamalarında dwell time kavramının etkili bir unsur olduğuna dair herhangi bir açıklama yapmadığını belirtelim. Nitekim, Google’ın SEO araçlarında da dwell time adına bir metrik yer almıyor. Örneğin, Google Analytics kontrol panelinde bounce rate ve time on page ölçümleri mevcut. Ancak, yine de SEO uzmanları dwell time unsurunun arama sonuçları üzerinde büyük bir etkisi olduğuna inanıyor.

Ayrıca, Google resmi bir açıklama yapmış olmasa da konuya dair bazı ipuçları verdi. Buna, Google Brain’in başındaki isim olan Nick Frost’un 2017 tarihli bir açıklamasını örnek verebiliriz. Nick Frost, açıklamasında Google’ın arama ile en iyi sayfayı bulma sürecini önemsediğini söylemişti. Bunu makine öğrenimiyle aşmaya çalışan Google, kullanıcının tıkladığı sayfada kaldığı süreyi meselenin bir parçası olarak ele almaktaydı. Google Brain’in arama motoru sıralamaları için algoritma üretmediğini vurgulayalım. Ancak yine de Google’ın buradaki yapay zeka çalışmalarından arama motorları için faydalanması muhtemeldir. Bu nedenle, çoğu SEO uzmanı bu açıklamayı dwell time konusuna dair bir ipucu kabul etmiştir.

Dwell Time Nasıl Hesaplanır?

Özellikle, Google Analytics’te yer almadığı söyledikten sonra bu metriğin nasıl ölçüleceğini belirtmek önem kazanıyor. Açıkçası dwell time hesaplamak için ayrıca bir formül yoktur. Ancak, Google Analytics’te yer alan ”average session duration” (ortalama oturum süresi) metriği bunun için kullanılabilir. Bu metrik, bir kullanıcının herhangi bir sayfanıza geldikten sonra web sitenizde geçirdiği ortalama süreyi gösterir. Eğer ortalama oturum süresini yalnızca organik trafik açısından incelerseniz Dwell zamanlamalar hakkında da yaklaşık bir fikriniz olabilir.

Dwell Time Nasıl Artırılır?

Dwell time artırmak aslında daha çok içerik kalitesiyle ilgilidir. Bu anlamda, SEO çalışmalarının içerik ve anahtar kelimelerle ilgili kısımlarına odaklanmak faydalı olabilir. Takip edebileceğiniz adımlardan bazıları şunlardır:

• Daha uzun ve daha doyurucu içerikler kullanın. Genel olarak 2000’den fazla kelimeye sahip içerikler uzun kabul edilebilir. Ayrıca bu içeriğin bilimsel araştırmalar ve güvenilir kaynaklar tarafından desteklenmesi de kaliteyi artıracaktır.
• Kullanıcı deneyimine önem verin. Bu anlamda yükleme süreleri, tarayıcı uyumluluğu ve gezinme deneyimi gibi pek çok faktör fark yaratabilmektedir.
• Stratejik site içi linklemelerden yararlanın. Birbirleriyle alakalı içerikleri linkler yoluyla bağlamanız kullanıcının sitede daha uzun süre kalmasını sağlar.
• “Yorumlar” gibi bölümler ekleyerek ziyaretçilere etkileşim imkanı verin.
• Yazılı içeriklerin yanı sıra görsel içeriklerden de yararlanabilirsiniz. Bu anlamda gömülü videolar ziyaretçilerin web sitenizde daha fazla vakit geçirmesini sağlayabilir. Özellikle bir ya da iki dakikalık videolardan yararlanarak ideal bir dwell time ortalaması yakalamanız mümkün.